“Et ve Süt Kurumu üreticiyi anlamıyor!”

Tarımın Sesi- Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili ve TBMM Tarım, Orman ve Köy işleri Komisyon Üyesi Ömer Fethi Gürer, bu yıl içerisinde Tarım ve Orman Bakanlığının yurtdışından 600 bin baş besilik sığır ithal edeceğini açıklamasına “hani Avrupa’da hayvan varlığında birinciydi” diye sordu. Her dönem Tarım ve Orman Bakanlarının kameraların karşısına geçin “Hayvan varlığında birinciyiz” şeklinde açıklamalar yaptığını anımsatan CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Maden Türkiye hayvan varlığında birinci ise neden son yıllarda hayvan ithalatı arttı? Hayvan varlığında birinci olan bir ülke niye 2023 yılında 650 bin Baş ithal edip 2024 yılında da 600 bin baş hayvan ithal etmek zorunda kalıyor?” diye sordu. ET VE SÜT KURUMU PİYASAYI REGÜLE EDEMEDİ Yanlış tarım politikaları nedeniyle oluşan hayvan açığının ithalatla kapatılmaya çalışıldığına dikkat çeken CHP’li Gürer, şunları söyledi: “Et ve Süt Kurumunun (ESK) belirlediği alım fiyatlarının üreticilerin maliyetine uymadığı, Sayıştay raporlarına yansıdı. Sayıştay’ın 2023 yılına ait raporunda, ‘alım fiyatlarının üretici maliyetleri ile uyumlu olmadığı, piyasa fiyatlarının gecikmeli olarak izlendiği, piyasada oluşan fiyatlara öncülük edilemediği ve regülasyon görevinin yeterince yerine getirilemediği tespit edilmiştir’ ifadelerine yer verildi. Sayıştay raporunda göre EKS’nin açıkladığı büyükbaş karkas kesim fiyatlarının üretici maliyetlerinin altında olması nedeniyle hayvan arzının fazla olduğu dönemlerde üreticilerin zararına kesim yaptığını, sonraki dönemlerde ise azalan hayvan varlığına paralel olarak da piyasa kesim fiyatları normalin üzerine çıktığı belirtiliyor. Sayıştay raporunda yer alan en çarpıcı nokta ise, 18 milyon adet ile büyükbaş hayvan varlığının en yüksek olduğu 2020 yılından itibaren üretim maliyetinin altında kesim fiyatı açıklanması nedeniyle üreticiler zarardan kaçınmak için hayvancılık faaliyetlerini sonlandırmış olduğunun tespit edilmesidir. Zira 2020 yılında 18 milyon olan hayvan varlığı 2022’de 16,8 milyona inmiştir. Yine Sayıştay’ın tespitine göre azalan arza bağlı olarak piyasa kesim fiyatları 2022 yılı ortalarından itibaren hızla yükselmiştir. Kurum, azalan hayvan varlığı nedeniyle fiyatları düşürme yönünde regülasyon görevini ifa için yeterli hayvan temin edememiştir. Nitekim 2018 yılında 271.539 baş, 2019 yılında 242.554 baş, 2020 yılında 27.253 baş, 2021 yılında 24.975 baş, 2022 yılında ise 44.902 baş sığır kesimi yapılmıştır. Maliyet artışlarıyla baş edemeyen süt üreticisi, hayvanlarını kesime göndermek zorunda kaldı. Böylece hayvan varlığı her yıl biraz daha azaldı. Bu durum hem et hem de süt üretimini olumsuz etkiledi. Böylece et ve süt ürünlerindeki raf fiyat artışlarının önüne geçilemedi. Siyasi iktidar ise canlı hayvan açığını ithalat yaparak önlemeye çalışıyor. Ancak ithal hayvanların gelmesi et ve süt ürünlerinin fiyatlarının rafta daha da artmasına neden oluyor. Böylece siyasi iktidarın yanlış tarım politikasının faturasını, yine pahalıya ürün almaya mecbur etilen vatandaş ve hayvancılıktan kazanmayan besici ödemek zorunda kalıyor. Aracı, ithalatçı ise kazanıyor. Sadece buzağı ölümleri ve hayvan hastalıkları önlenebilmiş ve yemde sübvanse sağlayarak dengeli bir politika izlenmiş olsaydı, ülkemizde hayvan açığı bu kadar olmazdı. Türkiye yine kendi kendine yeten bir ülke haline gelirdi. Ancak siyasi iktidar artan buzağı ölümlerinin ve hastalıkların ve sürekli artan ahır giderlerinin dahi önüne geçemedi.”
Benzer Videolar