Şizofreni erkeklerde daha erken mi başlıyor?

Şizofreni erkeklerde daha erken mi başlıyor?

ABONE OL
Şubat 8, 2025 15:58
Şizofreni erkeklerde daha erken mi başlıyor?
0

BEĞENDİM

ABONE OL

Şizofreninin, düşünce, algı ve davranışları etkileyen kronik bir ruhsal bozukluk olduğunu belirten uzmanlar, biyolojik, genetik ve çevresel faktörlerin karmaşık etkileşimi sonucu ortaya çıktığını söylüyor.

Üsküdar Üniversitesi NPİSTANBUL Hastanesi Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, şizofreni hakkında bilinmesi gerekenleri anlattı.

Şizofreni, bireyin dünyayı algılama biçimini etkileyebiliyor!

Şizofreninin, düşünce, algı, duygu ve davranış bozuklukları ile karakterize, genellikle kronik seyirli bir zihinsel sağlık bozukluğu olduğunu dile getiren Psikiyatri Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Alptekin Çetin, şunları söyledi:

Gerçeklik algısında bozulmalar, yanılgılı düşünceler (çoğunlukla sanrılar) ve gerçekte var olmayan şeyleri görme veya duyma gibi belirtilerle kendini gösterir. Şizofreni, bireyin dünyayı algılama ve ona tepki verme biçimini önemli ölçüde etkileyebilir.

Erkeklerde kadınlara göre daha erken başlayabiliyor!

Pozitif belirtiler arasında halüsinasyonlar, sanrılar, dağınık düşünce ve düzensiz davranışlar yer alır. Motivasyon eksikliği, sosyal geri çekilme, duygusal ifadesizlik ve iletişimde zorluklar negatif belirtiler sınıfında ve dikkat dağınıklığı, karar verme zorluğu ve yürütücü işlevlerde bozulma ise bilişsel bozukluklar sınıfında değerlendirilir.

Şizofreni birçok faktörden kaynaklanabilir!

Şizofreni hastası bir ebeveyni veya birinci derece yakını olan kişilerde hastalık gelişme riski yüzde 10 civarındadır. Tek yumurta ikizlerinde bu oran yüzde 40-50’lere kadar çıkabilir. Beyindeki dopamin ve glutamat gibi nörotransmitterlerin dengesizliği şizofreni ile ilişkilidir. Doğum öncesi enfeksiyonlar, stres, travma, çocuklukta ihmal veya istismar gibi durumlar hastalık riskini artırabilir.

Erken müdahale ve tedaviyle şizofreninin şiddetini azaltmak mümkün!

Araştırmalar, erken müdahale ve tedavinin atakların sıklığını ve şiddetini azaltılabileceğini, kötüleşme riskini düşürebileceğini, uzun dönemde hastaneye yatış oranlarını azaltabileceğini ortaya koyuyor.

Uygun tedavi ve destek şizofreni hastalarının yaşam kalitesini artırabilir

Tedavi planına sadıklık, belirtilerin yönetimi ve nükslerin önlenmesi için kritik önem taşır. Aile ve yakın çevrenin desteği, bireyin sosyal işlevlerini korumasına yardımcı olur. Yüksek stres düzeyleri belirtileri kötüleştirebilir. Bu nedenle, stres azaltıcı teknikler ve düzenli bir yaşam rutini büyük önem taşır. Hem bireyin hem de ailesinin hastalık hakkında bilgi sahibi olması, hastalığı daha etkili yönetmelerine yardımcı olur.

Şizofreniyle yaşayan bireyler, uygun tedavi ve destekle sosyal hayata katılım sağlayabilir ve yaşam kalitelerini artırabilir.”

 

En az 10 karakter gerekli


HIZLI YORUM YAP