0

BEĞENDİM

ABONE OL

News

0

Tarımın Sesi- Çiftçinin yaşadığı sıkıntılar her geçen gün artarken, iktidarın desteklemeden yararlanamaması yalnız üreticileri ilgilendirmiyor. Çiftçinin yaşadığı zorluklar tolumun her katmanına yansıyor. Çiftçinin içinde bulunduğu darboğaza ilişkin değerlendirmelerde bulunan Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, 2024 yılı Cumhurbaşkanlığı Yıllık Programı’nda tarımsal destekleme bütçesinin 2023 yılında 54 milyar lira olarak öngörüldüğünü, yıl içerisinde yüzde 17,4 artışla 63,4 milyar liraya yükseltildiğini ileri sürdü..

Tarımsal destekleme bütçesinin 2024 yılında, 2023 yılı başlangıç ödeneğine kıyasla yüzde 70 oranında arttığını , destekleme rakamının 91,6 milyar liraya çıkarılmasının öngörüldüğünü belirten CHP’li Fethi Gürer, değerlendirmesinde şunları söyledi:

“Programda yazılı olanak baktığınız zaman desteklemeler artırıldı gibi bir izlenim ortaya çıkıyor. Oysa 2026 yılında AKP kendi çıkardığı Tarım Kanunun 21. Maddesine göre bütçenin 1’i tarımsal desteklemelere ayrılmalı. Bu durumda 2023 yılında verilmesi gereken destek miktarı 186 milyar lira. Bu yıl ise Gayri Safi Milli Hasıla dikkate alınarak milli gelirin yüzde 1’i destekleme bütçesi olarak ayrılsa destekleme bütçesi 411,5 milyar lira olmalı, Ancak AKP’nin çiftçiye verdiği destekleme miktarı 91,6 milyar lira. Olması gerekenle gerçekleşen arasında dağlar kadar fark var.

Ancak yetkililer TMO’nun 10 milyon tonun üzerinde buğday aldığını belirtiyor ve bunun iyi bir rakam olduğu yönünde propaganda geliştiriyorlar. TMO’nu hedeflerine de baktım; 2024 yılı yıllık programında 3,5 milyon ton buğday, 1 milyon ton mısır ve 7,7 milyon ton şekerpancarı almayı öngörüyor. Önümüzdeki yıl 3,5 milyon ton buğday alınacağına göre üreticiler yine tüccara mahkum edilecek.

Çiftçi yine mağdur edildi. Olması gereken Türkiye’de üretim alanlarının genişletilmesi, ülkenin tarımsal üretimde kendi kendine yeter noktaya taşınması, Dahilinde İşleme Rejimi kapsamında alınan 10 milyon ton buğdayın kendi topraklarımızda yetiştirilmesinin önünün açılması, TMO’nun mutlak surette hububatta çiftçiye destekler politika izlemesi ve daha fazla alım yapılarak üreticilerin sahipsiz kalmasının önünün kesilmesi gerekir.

Bu fiyat çiftçi için maliyeti kurtaran, artan maliyetler karşısında onu koruyan bir fiyat olarak görülmüştü ama vatandaş  tüccara mahkum kılındığı için buğday ton başına 6 bin 500 liraya tüccara satıldı. Hasat döneminde borcunu ödemek zorunda kalan üretici mecburen bir an önce ürününü satıp borcunu ödemek eğiliminde oldu. O nedenle de tüccara ürününü ucuz fiyata satmak zorunda kaldı.

Bütçe görüşmeleri boyunca bu konuyu kapsamlı bir şekilde tartışacağız. Çünkü bu bütçede işçi, memur, emekli, dar gelirli yok, yoksullaşan kesim yok. Sosyal yardımları biz de destekliyoruz ama sosyal yardımlar aynı zamanda yoksulluğun da tanımıdır. Tarımsal kesime ayrılan desteklemelere baktığımızda ifade edilenle olması gereken arasındaki farkın tarımı da sorunlu sürece taşıyacağını gösteriyor. Zira çiftçi yine umduğunu bulamayacak ve sorunlar yaşanacak.”